İstanbul Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi ve İstanbul Tabip Odası Yönetim Kurulu Üyesi Prof. Rukiye Eker, aşı karşıtlığının emperyalizm ile açıklamanın mantık dışı olduğunu ve tıp dünyasında böyle bir kabul olmadığını söyledi.
Dünyada ve Türkiye'de özellikle son yıllarda aşı karşıtlığındaki yükseliş dikkati çekiyor. Aşıların 'gereksiz ve zararlı' olduğuna yönelik yanlış bilgiler nedeniyle birçok aile çocuğuna aşı yaptırmayı reddediyor. Resmi kayıtlara göre 2011'de çocuğuna aşı yaptırmayı reddeden aile sayısı 183 iken bu rakam 2018'de 23 bine çıkmış durumda. Peki aşı karşıtlığı gerçekten doğru bir yaklaşım mı? Aşı karşıtlığının tehlikeleri ne? Aşı karşıtlığı dünyada bitmek üzere olan hastalıkların yeniden ortaya çıkmasına neden olur mu?
“Ne Oluyor” programına konuk olan Prof. Rukiye Eker, Şirin Payzın'ın aşı karşıtlığı konusundaki sorularını yanıtladı.
Aşı konusunda tereddüt yaşayan tıpçılar için "Öğrencilerime böyle bir tereddüdü olan varsa tıbbı bıraksın diyorum" diyen Eker, "Aileler bu hastalıkları unuttular. Kendileri aşı olarak bu hastalıkları yaşamadılar ve böyle ölümcül hastalıkları unuttular. Zannediyorlar ki bu hastalıklar bir şehir efsanesi" dedi.
Eker aşı reddine ilişkin şöyle konuştu:
"Ben çocuk hekimliğinde 43 seneyi dolduruyorum. 1977 senesinde asistanlığım dönemimde henüz bu kadar çocuk hekimliği yoktu. İnanın her gün mutlaka kızamıktan, difteriden, boğmacadan veya başka virüsten ölen en az bir çocuk olurdu. Bugün ise biz çocuklara bu vakaları gösteremiyoruz. Sadece kitaplardan, eski resimlerden anlatıyoruz. Ben bu aşı reddine inanamıyorum. Aileler bu hastalıkları unuttular. Kendileri aşı olarak bu hastalıkları yaşamadılar ve böyle ölümcül hastalıkları unuttular. Zannediyorlar ki bu hastalıklar bir şehir efsanesi. İnanır mısınız bunları yaşamamış genç hekimler bile temel aşıların yararları konusunda bilgi sahibi değiller çünkü tecrübeleri yok"
"Aşı reddi ile birlikte geçmişte yaşanan bazı hastalıklar yeniden ortaya çıkacaktır. Mesela kızamık hastalığı tekrar görülmeye başlandı, çocuk felci (Poliomyelit), en son 1998 senesinde görüldü ve 2002 senesinde Türkiye bu hastalığı tamamen ekarte eden ülkeler arasında girdi. Ama eminim bu aşı reddinden sonra başlayacak. Çünkü dünyada henüz bitmedi. Turizmin bu kadar çok olduğu zamanlarda bu aşıyı yapmayalım diyemeyiz. Örneğin çiçek hastalığı 1979'da dünyada tamamen ortadan kalktığı için artık bu aşı artık hiçbir yerde yapılmıyor"
"Aşı konusu manipülasyon aracı olarak kullanılacak bir şey değildir. 15 ve 16. yüzyılda yaşanan çiçek hastalığı sırasında ilaç firmaları yoktu. Bunlar komplo teorileri. Bunları kullanarak para kazanıldığı doğru değil. Bizim de karşı çıktığımız bazı şeyler var tabi. Birçok konuda insanlara arttırılmış sağlık ihtiyacı empoze edilmeye çalışılıyor. Bu da çok net"